Aleksandr Oveçkin her buz üstüne çıktığında, Washington taraftarları çoktan özel bir şeyin yaklaştığını hissediyor. Onun kariyerini sıradan ve unutulmaz maçlar diye ayırmak imkânsız — neredeyse her akşam NHL tarihini yeniden yazıyor. Winnipeg maçı öncesinde kulüp, Capitals formasıyla attığı 900 gol ve oynadığı 1500 maç için kaptanına çoktan hakkı olan görkemli bir tören düzenledi. Bu kilometre taşlarına daha önce ulaşılmış olsa da arenadaki atmosfer şunu söylüyordu: bu tür başarıların son kullanma tarihi yoktur.
Aile kutlamasına dönüşen görkemli akşam

Oveçkin bu anın gerçekten tarihi olduğunu gizlemiyordu: 900 gole daha önce kimse imza atmamıştı. Ancak tören başlamadan bir dakika önce, sanki sadece sıradan bir normal sezon maçına çıkıyormuş gibi son derece odaklanmış görünüyordu. Yakınları yanına geldiği anda ise her şey değişti — Aleksandr adeta ışıldamaya başladı.
Tribünler kaptanı dev karton portrelerle karşıladı — Washington'da Oveçkin döneminin simgelerinden biri hâline gelmiş eğlenceli bir gelenek. Takımın havası da bayram gibiydi: hem veteranlar hem genç oyuncular, büyük tarihin bir parçası olacaklarını bilerek gülümsüyorlardı.
Video tribüt, çocukların gülümsemeleri ve rekorun sembolleri

Tören, kulübün normal sezon gol rekorunu kırdığında düzenlediği kutlamayı andırıyordu. Ev sahibi maçların sesi olan spiker Joe Beninati yine gecenin sunucusuydu ve Oveçkin'in annesine ile eşine çiçekler takdim edildi. Medya küpünde duygusal bir video gösterildi — oğulları Sergey ve İlya babalarını bizzat tebrik etti. Bunun Aleksandr'ı herhangi bir alkıştan daha fazla etkilediği açıkça görülüyordu.
Hediyeler de en az tören kadar özeldi. 1500 maça adanan dev tablo, yıllar boyunca Ovi ile birlikte buz üstüne çıkan tüm oyuncuların soyadlarından oluşuyordu. Bir diğer armağan ise üzerindeki kanca biçimli sopa ucu ve parlak 900 rakamıyla altın bir kaideydi; bu sadece bir rekorun değil, tüm bir dönemin sembolüne dönüştü.
Ovi etkisi: ABD başkentinin hokey mirası

Törenin ana vurgusu, kaptanın bölgedeki hokeyin gelişimine yaptığı etkideydi. Video tribütte, Oveçkin'in gelişiyle birlikte Washington'da hokeyin nasıl statü kazandığı, binlerce çocuğa nasıl ilham verdiği ve kenti Kuzey Amerika'nın en tutkulu hokey merkezlerinden birine dönüştürdüğü ayrıntılı biçimde anlatıldı.
Bu etkiyi canlı bir jestle daha da belirginleştirdiler: buz üzerine, Aleksandr'ın onuruna 8 numarayı taşıyan genç ve yetişkin birçok oyuncu çıktı. Bu, sahnelenmesi imkânsız bir andı — saf bir teşekkür ve onun spor mirasının somut devamı.
Oğullarıyla yapılan ısınmadan tarihin yeni sayfasına

Isınma için Ovi buz üzerine çocuklarıyla birlikte çıktı — bu an sosyal medyada anında hit oldu. Kült Sovyet çizgi filmi "Şaybu, şaybu!" sahnelerini hatırlatır şekilde, küçükler Washington kalecisi Logan Thompson'a birkaç şut gönderdi ve akşama sıcak bir ton kazandırdı.
Elbette gece, kaptanın golsüz tamamlayacağı bir maç olamazdı. Oveçkin, NHL kariyerindeki 985. golünü (ve normal sezondaki 908. golünü) kaydetti. Gol basit görünüyordu: dönüşten yapılan bir gönderme, seken disk, kapanan görüş açısı — ama şu anda önemli olan tek şey rakamdı. Her yeni golle Gretzky biraz daha yaklaşıyor: play-offlar da hesaba katıldığında mutlak rekora yalnızca 31 isabetli vuruş kaldı.
Takım yükselişte ve sezona yeni bir ivme geldi

Washington da liderinin temposuna ayak uyduruyor: son altı maçta alınan beş galibiyet, takımı Doğu Konferansı'nda dördüncü sıraya taşıdı. Sezonun başındaki sıkıntılardan eser yok — takım dengeyi buldu, hücum hattı yeniden canlandı ve soyunma odasındaki hava, kulübün en iyi yıllarını hatırlatıyor.
Efsanenin daha da parladığı bir akşam

908. gol yalnızca istatistiksel bir dönüm noktası değil, Oveçkin'in hokey tarihinin en büyük rekorunun peşindeki bitmeyen yarışının sembolü hâline geldi. Ancak asıl önemli olan, bu günün meselenin yalnızca rakamlardan ibaret olmadığını göstermesiydi. Ovi çoktan bambaşka bir şeye dönüştü: kendi kuşağının idolü, ilham kaynağı, Washington ve tüm lig için kültürel bir fenomen. Ve kaptan bu inanılmaz yolculuğunu sürdürürken, taraftarların içinde hâlâ aynı his var: kariyerinin en önemli anları muhtemelen hâlâ önlerinde.







