LeBron James yeniden parkeye adım attı ve bunu yalnızca onun yapabileceği şekilde yaptı: sadece sezonun ilk maçına çıkmakla kalmadı, aynı anda ligin tarihini de yeniden yazdı. Siyatik sinirindeki sorunlar nedeniyle hazırlık kampını ve normal sezonun başlangıcını kaçıran Lakers forveti, sonunda Utah'a karşı oynanan maçın kadrosunda yer aldı ve sıradan bir kasım akşamını NBA tarih kitapları için bir dönüm noktasına çevirdi. Havaya savurduğu o klasik magnezyum bulutu ise bu kez başka bir anlama büründü: karşımızda, ligde 23. sezonuna ulaşan tarihteki ilk basketbolcu vardı.
Kralın dönüşü: 23. sezonun ilk maçı
Utah Jazz ile oynanan karşılaşma, LeBron için kariyerinin yeni bir aşamasının resmî başlangıç noktası oldu. Lakers, evinde rakibi karşısında fazla zorlanmadan 140-126'lık skorla kazandı ve sezonun 11. galibiyetini aldı. JJ Redick'in takımı, Batı Konferansı sıralamasında istikrarlı şekilde üst sıralarda kalıyor ve galibiyet sayısında yalnızca Oklahoma City'ye geçiliyor.
Ancak gecenin asıl hikâyesi skor tabelesi değil, "NBA sezonları" hanesindeki 23 rakamıydı. Daha kısa süre önce James, kariyer uzunluğu bakımından 22 sezonda kalan Vince Carter ile tarihi birinciliği paylaşıyordu. Artık LeBron bu rekorun tek sahibi ve Dirk Nowitzki, Kevin Garnett, Kevin Willis ve Robert Parish gibi 21 sezonda kalmış efsaneler iyice geçmişte kaldı.
Lig'de 23 yıl: yeni rekor avları

LeBron'un istatistiksel olarak yapılabilecek her "görevi" çoktan tamamladığı hissi oluşsa da, rekorlar tablosunda hâlâ onun imzasını bekleyen birkaç satır duruyor.
Normal sezon maç sayısında Robert Parish'in mutlak rekoruna ulaşmak için LeBron'un 49 karşılaşmaya daha çıkması gerekiyor – Celtics'in efsane pivotunun hanesinde 1611 maç yazıyor. Bir diğer hedef ise Kareem Abdul-Jabbar: James'in, onun 15.837 isabetlik toplamını geçebilmesi için oyundan 346 isabet daha bulması lazım.
Ayrıca normal sezondaki galibiyetler için de ayrı bir yarış var: şu anda LeBron'un, Parish'i 1014 galibiyetle yakalaması için sadece 5 maça daha ihtiyacı var. Ancak Kareem'in 1074 galibiyetlik rekoru hâlâ önünde duran başka bir zirve. Artık soru, James'in bu rekorları önümüzdeki aylarda kırıp kırmayacağı değil, istatistikçilerin dönemin değiştiğini tam olarak hangi maçta kayda geçireceği.
Oyun kurma ustası: double-double ve on yıl öncesinden gelen alley-oop
Sezondaki ilk maçında LeBron, sayı atma yarışına girmeyi tercih etmedi. 30 dakikada potaya sadece yedi kez şut gönderdi ve 11 sayı üretti, buna karşın hücum organizasyonuna odaklandı. Sonuç, son derece temiz ve bir o kadar da etkileyici bir double-double oldu: 11 sayı ve sadece bir top kaybına karşılık 12 asist. Bu düzeyde tempo ve top kontrolü, sadece fizik gücünün değil, basketbol zekâsının da göstergesi.
Lakers'ın yeni pivotu Deandre Ayton ise en az onun kadar etkileyici bir maç çıkardı: 20 sayı ve 14 ribaundla oynadı; üstelik dört isabetini doğrudan James'in asistlerinden buldu. Karşılaşma sonrası Ayton, bunun hayatındaki ilk LeBron alley-oop'u olmadığını hatırlattı:
"Bu senden aldığım ikinci alley-oop... İlki sekizinci sınıftayken senin lise kampına geldiğimdeydi" diye gülümsedi pivot. Üzerinden on yıldan fazla zaman geçti ama o gün ona pota üstünde pas atan adam hâlâ NBA'de domine etmeye devam ediyor.
Guard Austin Reaves ise espriyi elden bırakmadı ve takım arkadaşını alışıldık ironisiyle şöyle tarif etti: "Oldukça iyi bir G League oyuncusu. Gelişim ligi onu yetiştirdi." 23. sezon için kulağa neredeyse gerçekçi geliyor.
İstemeden keskin şutör: şüpheden üçlük ustalığına giden yol

LeBron 2003'te lige adım attığında, herkes ondan olağanüstü bir atlet, her işi yapabilen bir forvet olarak söz ediyordu ama kimse onu elit bir şutör olarak tanımlamıyordu. Aradan yirmi yıl geçti ve şimdi o, üç sayı çizgisinin gerisinden atılan şutların tarihini yeniden yazıyor.
Utah'a karşı oynanan maçta James iki üçlük isabeti buldu ve böylece üç sayı çizgisinin gerisinden isabet sayısında, 90'ların üçlük sembollerinden biri olan Reggie Miller'ı geride bıraktı. Yıllarca istikrarsız şutu nedeniyle eleştirilen bir oyuncu için bu hikâye özellikle çarpıcı: LeBron yalnızca üç sayı atışının oyunun ana silahına dönüştüğü döneme uyum sağlamakla kalmadı, o silahı cephaneliğine öyle yerleştirdi ki, tarihin en büyük şutörlerini yakalayıp geçmeyi başardı.
Kendisinden daha genç bir lig: 82 oyuncu ve bitmeyen sayı serisi
James'in uzun ömürlülüğünün en çarpıcı göstergesi sadece rekorları değil, rakiplerinin yaşı. Utah'ın Lakers'a karşı sahaya sürdüğü 11 oyunculuk kadroda, LeBron 2003'te NBA'de ilk maçına çıktığında henüz doğmamış tam beş basketbolcu vardı. Bunlar, bu karşılaşmada 34 sayı atan Keyonte George, ilk beşte başlayan çaylak Ace Bailey ve ayrıca Isaiah Collier, Cody Williams ile Brice Sensabaugh. Tüm lig genelinde bu kategoriye giren oyuncu sayısı 82. Bugün James'in karşısına çıkan neslin neredeyse yarısı, onu NBA'de doğduğu gün gördü – bazıları ise ondan sonra dünyaya geldi.
Tüm bunlara rağmen LeBron, gerçeküstü görünen bir seriyi sürdürmeye devam ediyor. 2007'den bu yana tek bir maçı bile tek haneli sayı ile tamamlamadı: üst üste 1293 maçtır en az 10 sayı atıyor. Birçok yıldız için bu, tüm kariyer istatistiği bile olmayabilirken, James için kırk yaşını geride bıraktıktan sonra hâlâ güncel tuttuğu ayrı bir rekor satırı.
James dönemi devam ediyor

LeBron'un bu sezon parkelere dönüşü, sıradan bir veteran geri dönüşü değil; basketbol açısından benzersiz bir dönemde yaşadığımızı hatırlatan yeni bir işaret. NBA'de sezon sayısında zirveye çoktan yerleşti, maç, galibiyet ve isabet rekorlarına adım adım yaklaşıyor, efsane şutörleri geride bırakıyor ve tüm bunlara rağmen hâlâ Batı'nın zirvesi için savaşan takımının kilit oyuncusu olmayı sürdürüyor.
James'in attığı her adım, çıktığı her maç küçük bir tarih parçasına dönüşüyor. Vücudu bu tempoya dayanabildiği ve motivasyonu sönmediği sürece, tek bir oyuncu için NBA'de mümkün olanın sınırlarının hâlâ çizilmediği hissi devam ediyor. LeBron çağı 23. sezonla bitmedi – sadece yeni bir seviyeye çıktı ve artık zaman bile rakip olmaktan çok, istatistik kâğıdında adı geçen bir figüran gibi görünüyor.







