
Medya deviyle gizli görüşmeler
Geçen sezonun ikinci yarısında Old Trafford’un kulislerinde, en bilgili muhabirlerin bile fark etmediği hummalı bir çalışma vardı. Manchester United, kulübün iç hayatını anlatan All or Nothing tarzı bir blockbuster için Amazon Prime Video ile gizlice şartları müzakere ediyordu. Görüşmeler birkaç ay sürdü ve çekimlerin 2025/26 sezonuyla başlaması, ayrıca ekibin soyunma odasından sağlık merkezine kadar access-all-areas akreditasyonu alması öngörülüyordu.
Reddedilen rekor teklif
Kaynaklar, yayın platformunun Kırmızı Şeytanlar’a 10 milyon sterlini aşkın bir teklif sunduğunu, bunun daha önce “Arsenal”, “Manchester City” ve “Tottenham” ile gerçekleştirilen benzer projeler için belirlenen rekoru geride bıraktığını söylüyor. Karşılaştırma yapmak gerekirse, Londra kulüpleri hissedilir derecede daha düşük rakamlar almış, fakat bu anlaşmalar bile bütçelerini önemli ölçüde güçlendirmişti.
Mali baskı ve sahiplerin tutumu
Mali açıdan bakıldığında teklif son derece cazip görünüyordu. 700 milyon sterlini aşan borcun yönetilmesi ve Premier Lig’de felaket niteliğindeki 15'inci sıranın ardından Avrupa kupalarından gelen primlerin yokluğu, her ek gelir kalemini hayati kılıyor. Bu yüzden INEOS sahipleri, ticari departman ve yeni genel müdür Omar Berrada, sözleşmeyi ertesi gün imzalamaya dahi hazırdı.
Amorim faktörü: teknik direktör odaklanmayı seçti
Projeyi durduran kilit isim ise Rúben Amorim oldu. Takımı yeniden inşa etmeye henüz başlayan Portekizli çalıştırıcı, kameraların sürekli varlığının oyuncuları taktik çalışmalarından uzaklaştırıp mikro iklimi etkileyeceğini düşündü. Antrenman tesisinde maksimum konsantrasyonu zorlamaya alışık teknik adam için böyle bir “reality şov” kabul edilemez bir riskti. Amorim’in sert tavrının ardından Amazon ile diyalog yaz başında askıya alındı.
United neyi kaçırıyor ve kulüp neye hazırlanıyor
Çekimlerden vazgeçilmesi, kulübü sadece ciddi bir mali girdiden değil, aynı zamanda belgesel dizisi sayesinde küresel imajını parlatma fırsatından da mahrum bırakıyor; zira bu format çoğu zaman güçlü bir pazarlama aracına dönüşüyor. Yine de yönetim, teknik direktörü desteklemeyi tercih etti: söz konusu olan sportif sonuçların toparlanması ve Şampiyonlar Ligi’ne dönüş. Amorim, çalışma sürecindeki sessizliğin her türlü belgeselden daha değerli bir getiri sağlayacağına — yani sahadaki galibiyetler ve Avrupa elitindeki hak edilmiş yere — inanıyor.