
Azerbaycan futbolunda sigorta attı. 2026 Dünya Kupası elemelerinde Ukrayna ile iç sahadaki maçın arifesinde federasyon, Fernando Santos ile iş birliğinin sona erdiğini açıkladı. Alışılmış maç önü basın toplantısında Portekizli teknik adam yerine AFFA genel sekreteri Cahangir Faracullayev kameraların karşısına çıktı — ve ünlü hocanın kısa ama fırtınalı dönemine nokta koydu.
Basın odası yetmedi: kararı teknik direktör değil, federasyon açıkladı
Plan gereği Santos taktik ve kadro üzerine soruları yanıtlayacaktı, ancak sözü federasyon yöneticisi aldı: 70 yaşındaki teknik adamla sözleşme feshedildi. İfade — “karşılıklı anlaşma”, ancak arka plan zorunlu bir ayrılığı daha çok andırıyordu: İzlanda'ya 0:5'lik hezimetin ardından kamuoyunun sabrı tükendi, üstelik teknik adamın tepkisine bakılırsa mali güvenceler olmadan ayrılmaya niyeti yoktu.
Portekiz'le zaferden Bakü'de türbülansa
Özgeçmişi pırıl pırıl: Portekiz'le EURO 2016 ve 2018/19 UEFA Uluslar Ligi. Ancak son projeleri hızla kesildi. Polonya — dokuz ay ve Avrupa Şampiyonası elemelerindeki başarısızlıkların ardından ayrılık. Beşiktaş — 2024'ün başında göreve geldi, üç ayda gönderildi: takımı lidere karşı 18 puan geride devraldı, 36 puan farkla teslim etti. Yazın Azerbaycan milli takımının başına geçti — tercih, onun ile Stanislav Çerçesov arasında yapılmıştı; Rus teknik adam ise Kazakistan'ı seçti. Yeni sayfa “uzun süreç” ve “rekabetçi bir takım inşası” vaat ediyordu, fakat kronik tersine ilerledi.
Bahaneleri kaldırmayan rakamlar
Santos'un milli takımdaki bilançosu acımasızdı: 11 maç, 9 yenilgi, yalnızca iki golsüz beraberlik (Estonya ve Letonya). Gol farkı — 4:29. Bu tabloda; İsveç karşısında 0:6 (oysa 2023'te eksik kalmalarına rağmen İskandinavları 3:0'la bozguna uğratmışlardı), Haiti'ye evde 0:3 ve 2026 Dünya Kupası elemelerinin açılışında İzlanda'dan gelen tokat — 0:5. Son maçta rakip 15 şut buldu, ev sahibi ise kaleyi bir kez bile tutturamadı — oyunun organizasyon seviyesine konulan ağır bir teşhis.
“Temkinlilik strateji değildir”: AFFA'nın sert tepkisi
Final düdüğünün hemen ardından Faracullayev, çöküşün nedenlerini çekinmeden sıraladı: maçın ilk dakikasından itibaren derin blok ve pasif plan, rakibin üstünlüğünü yalnızca büyüttü. Federasyon bu yaklaşımı korkak futbol olarak niteledi ve teknik ekibin sorumluluğunu gündeme taşıdı. Santos ise kamuoyu önünde istifayı kabul etmedi: eğer yönetim onun yanlış yaptığını düşünüyorsa, resmî kararı kendilerinin vermesi gerektiğini söyledi. Birkaç gün sonra tam da böyle yapıldı — “karşılıklı anlaşma” notuyla.
Para da konuşur: ayrılığın bedeli nedir
Yerel medyada tazminat miktarı tartışıldı — yaklaşık 4,5 milyon avro. Karşılaştırma için; Kazakistan'la yolları ayrılırken Çerçesov için telaffuz edilen rakamlar çok daha mütevazıydı — 500 binden 1 milyona. Bu bağlamda Portekizlinin “İngiliz usulü” bir vedaya gönüllü olmaması öngörülebilirdi: elit teknik direktör piyasasının kendine özgü kuralları var.
“Masal kitabı” ve “Niva mı, Formula 1 aracı mı?”: veteranlar ne diyor
Azerisport, eski milli oyuncularla konuştu — ton sertti. Eski forvet Veli Kasımov, oyun planının ve hatlar arasındaki bağlantının olmadığını vurguladı: takım inisiyatifi bırakıyor, savunmadan hücuma geçişleri yapamıyor ve rakibe fazlasıyla özgürlük tanıyor. Eski stoper Sasha Yunisoğlu daha da keskin konuştu: ona göre Santos net bir stratejiyle değil, “güzel vaatlerle” geldi; ülke isme kanıp zaman ve para kaybetti. Eleştirilerin ana fikri aynı: sorun sadece teknik direktör figüründe değil. Temel altyapı ve sistemli oyuncu yetiştirme olmadan hiçbir ünlü ekip mucize yaratamaz; “Niva”nın direksiyonuna Michael Schumacher ya da Lewis Hamilton'ı oturtsanız da bir Formula 1 aracı gibi gitmez.
Bundan sonrası — “isim güvencesi” olmadan: zorlu grup ve yeni hedefler
Takvim, muhasebe için ara tanımıyor: önümüzde Ukrayna, Fransa ve yeniden İzlanda var — rahat rakibin olmadığı bir dörtlü. Böyle bir grupta taktik çekingenliğe, hatlar arası kopukluklara ve duran toplarda konsantrasyon kaybına yer yok. Bundan sonra görevi kim devralırsa devralsın, AFFA'nın asgari hedefi net: pasiflikten vazgeçmek, disipline dönmek ve geçişler ile pres mekanizmalarını yeniden kurmak.
Sonuç açık: değişmesi gereken sadece teknik direktör değil
Santos'un Azerbaycan serüveni, isimli bir hocanın düşüşünden çok sisteme yazılmış bir ders niteliğinde. Temeli zayıf, gelişim basamakları tutarlı biçimde kurulmamış bir yapıda gürültülü atamalar kalıcı sonuç üretmiyor. “Kopuş — istifa — yeni umut avansı” döngüsünden çıkmak için milli takıma sağlam bir zemin gerekiyor: genç oyuncu yetiştirmede ilerleme, ortak metodoloji, akıllı scout ağı ve mevcut kadro kaynağına uygun oyun ilkeleri. Ancak bu sütunların üzerine çıkacak bir teknik direktöre — isme değil, zamana da — güvenildiğinde çok katlı bina ilk fırtınada yıkılmaktan kurtulur.