Madrid’de Xabi Alonso’nun etrafında şu an gereğinden fazla gürültü ve gereğinden az zaman var. İspanyol basınındaki kulis bilgilerine göre teknik direktöre, tabloyu toparlayıp projenin daha baştan suya batmadığını kanıtlaması için yalnızca üç maçlık bir süre tanındı. İlk sınav geçildi: “Real Madrid” deplasmanda “Alaves”i (2-1) zor da olsa devirdi; ancak oyunun kalitesi açısından soru işaretleri azalmadı — bugün bunları karakter, bireysel kalite ve birkaç kritik an örtbas etti.
Baskı, Eksikler ve Gergin Başlangıç
Vitoria’ya “Real Madrid” oldukça eksik geldi: cezalar, sakatlık zinciri ve savunmadaki sürekli mecburi değişiklikler — bu kombinasyon genellikle güvenli bir oyun getirmez. Üstelik Kylian Mbappé cephesinde de tedirgin edici bir an vardı: daha maçın başında sağ dizini tutuyor, hafif sekerek oynuyordu. Yine de bu hâliyle bile Fransız yıldız, en büyük tehdit kaynağı olmayı sürdürdü.
Mbappé’nin Golü ve Bellingham’ın İptal Edilen Sayısı
“Madrid”in ilk gerçek tehlikeli atağı gole dönüştü. 24. dakikada Jude Bellingham, çapraz bir pasla hücumu ters kanada taşıdı; Mbappé topu ceza sahasına kadar sürüp içe kat etti ve uzak köşeye vurdu — tek dokunuşla baskının bir kısmını azaltan türden bir bitiriş. “Real Madrid” öne geçti ve bunun önemi sadece skorla sınırlı değildi: takım, sonunda basit ama işleyen bir modele tutundu — topu son üçüncü bölgede yıldızlara hızlıca ulaştırmak.
Hemen ardından “Real Madrid” farkı ikiye çıkarabilirdi: Arda Güler’in korneri ve Antonio Rüdiger’in seken topu indirmesi sonrası Bellingham topu ağlara gönderdi. Ancak hakem Víctor García Verdura, elle oynama tespitini doğru şekilde yaptı — ikinci gol iptal edildi ve maç tamamen gerilim hattına oturdu.
Courtois Elinden Geleni Yaptı, Ama “Alaves” Yine de Eşitledi
Önde olmasına rağmen “Madrid” oyunun gerçek sahibi gibi görünmüyordu. Set hücumlarında tempo ve ceza sahası doluluğu eksikti; savunmada ise zaman zaman anlamsız kopmalar yaşandı. Devre arasına kadar “Real Madrid”, Thibaut Courtois sayesinde ayakta kaldı: bir pozisyonda Belçikalı kaleci adeta yüzüyle çıkardı — bu tür kurtarışlar böyle maçlarda sık sık dönüm noktası olur.
Ancak aradan sonra “Alaves” istediğini aldı. Yedekten oyuna girer girmez parlayan Carlos Vicente, ofsayt çizgisine yakın bir anda doğru koşuyu yaptı, topu iyi kontrol etti ve direğin dibine soğukkanlı bir vuruşla gönderdi — 1-1. O an, karşılaşma sanki tanıdık bir senaryoya dönüyordu: kontrolsüz bir şekilde çok topa sahip olmak ve rakibin tek bir şutla tüm tabloyu bozması.
Rodrygo Noktayı Koydu ve Alonso’ya Üç Galibiyetin İlkini Getirdi
Dram ihtimali yüksekti, fakat “Real Madrid” bireysel kalitesinden maksimumu çıkardı. 76. dakikada Rodrygo, can sıkan serisini geride bıraktı ve üst üste ikinci maçında gol attı: Vinícius pası çıkardı, Brezilyalı da atağı temiz bir bitirişle tamamladı. Ardından Rodrygo bir darbe alarak kenara geldi — ciddi bir şey görünmüyor.
Son bölümde “Madrid”, “Alaves” ceza sahasında yaşanan bir pozisyonda penaltı bekledi; ancak VAR müdahale gerektirecek bir durum görmedi. Yine de bunun skora etkisi olmadı: 2-1 — Alonso’ya en azından biraz nefes aldıran, son derece kritik üç puan.
Alonso’nun Taktiği: Fikir Var, Ama Bağlantılar Henüz Sonuç Vermiyor
En tartışmalı nokta sonuç değil, “Real Madrid”in o sonuca nasıl ulaştığı. Alonso, Bellingham + Güler ikilisini yine aynı anda sahada kullandı; oysa bu eşleşme uzun süredir problemli görünüyor: Jude, bölgeleri sigortalamak ve top kayıplarından sonra alan kapatmak için daha derine inmek zorunda kalıyor; bu da onun en güçlü tarafını — ceza sahasına koşularını ve ikinci dalga tehdidini — törpülüyor.
Üstelik merkezde denge aksıyor: Aurélien Tchouaméni çoğu zaman ön libero bölgesinde yalnız kalıyor ve takım, ceza sahasında sürekli bir varlık yaratma seçeneğini kaybediyor. Mbappé de stoperlerin arasında “kilitlenmeyi” sevmiyor — daha çok derinden hızla gelerek oynamayı tercih ediyor; dolayısıyla “Real Madrid”in, hem bitirici hem de savunma hattını esnetecek oyuncu dağılımını kurması hayati.
Sonuç olarak “Madrid”, geçiş oyununda ve hızlı hücumlarda daha tehlikeli. İki golün de, rakibi yerleşim değiştirirken yakaladıkları dinamik anlardan gelmesi tesadüf değil; düşük bloğu set oyunuyla açmaktan ziyade, kırılma anlarını buldular.
Önümüzdeki İki Adım: Hata Payı Neredeyse Sıfır
“Alaves” galibiyeti bir “yeniden doğuş” değil, daha çok bir erteleme. Önlerinde Kupada “Talavera” ile maç ve ligde “Sevilla” karşılaşması var; en küçük aksama bile kriz tartışmalarını yeniden büyütebilir. Evet, “Alaves”e karşı istatistik güzel; ancak artık daha önemli bir soru var: Alonso, yakın maçlarda dengeyi kurabilecek mi, set baskısına net bir plan ekleyebilecek mi ve takımı, kalecinin sürekli mucizeleriyle ya da bireysel parlamalarla değil, daha istikrarlı biçimde özgüvenli bir çizgiye taşıyabilecek mi?
Sıradaki Sınav: Hem Skor Hem Oyun Kimliği
Alonso ilk turda “hayatta kaldı”, fakat bu galibiyetin dipnotları var. “Real Madrid” üç puanı aldı ve karakter gösterdi; Mbappé belirleyici figür olduğunu bir kez daha kanıtladı, Rodrygo da tam zamanında golüyle sahneye çıktı. Yine de oyun açısından teknik direktörün ispatlaması gereken çok şey var: sadece kazanmak değil, bunu “Madrid”in yeniden net bir sisteme sahip takım gibi görünmesini sağlayacak şekilde yapmak. Aksi hâlde ortaya, zaman zaman saf yetenekle maçı çeviren yıldızlar topluluğu görüntüsü çıkıyor.
